17 Nisan 2012 Salı

Onur İçin


Önce play-off dedikleri daha sonra allayıp pullayıp adını Süper Final koydukları endüstriyel futbolun son dayatmasına başladık. Aslında ilk hafta maçlarından ilki olan Beşiktaş-Galatasaray maçı öncesi öyle bir yağmur yağdı ki tabiat ana bile maçı erteleyerek bu sisteme karşı dedik.

Pazar akşamı sahaya ilk olarak biz çıkmış olduk. Trabzonspor karşısında çok iyi mücadele eden, gayet iyi oynayan ve maçı kazanmayı ne kadar istediğini gösteren bir Fenerbahçe vardı. Bir ara 6 puan önde olan biz miyiz onlar mı diye sordum kendime, öyle ki Trabzonspor gol yemeyeyim de 1 puan da iyidir gibi bir görünüme büründü Fenerbahçe'nin bu iştahı karşısında. Maçı çok net hak ederek Cristian (bir de Sow'un golünde asisti var) ve Sow'un golleriyle 2-0 kazandık.

Lakin bir Okul Açık kültürü olan, kendimizi tribünden ifade ediş biçimlerimizden biri olan koreografi çalışmasında yaşanan talihsiz kaza sonucu ÜNİFEB üyesi kardeşimiz Onur yaralandı ve hastaneye kaldırıldı. Bazı arkadaşlarımız hemen hastaneye koştu, maç sonrası hep beraber hastanenin önündeydik. Herkesin kalbi Onur'un iyi olması için ama hüzünlü bir şekilde çarpıyordu. Neyse ki bu yazının yazıldığı sıralarda Onur'un ameliyatı başarılı geçmiş ve Onur'un durumu daha iyiydi hatta bugün yürümüş, bizleri sevindirmişti.

Maçtan günler önce başlayan, sabahlara kadar süren ve içinde yer almadan verilen emeğin kolay anlaşılamayacağı bu çalışmanın böyle bir kaza ile sonuçlanması hepimizi çok üzdü. Koreografinin sonlanmaması üzerine işi dalgaya sürenlere buradan birşey yazacak halim yok lakin bizim için önemli olan Onur'a birşey olmaması ve tekrar aramıza katılacak olmasıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder