Eski günlerdeki gibi radyodan dinlediğim, tribünde olamadığım maçta Fenerbahçe Kayserispor'u Niang ve Lugano'nun golleriyle 2-0 yenerek ilk yarının son maçı olan Sivasspor maçıyla beraber üstüste 5. lig maçından da galibiyetle ayrıldı. Şampiyonluk mücadelesindeki inadını sürdürmekte..
İzleyemediğim ve radyodan dinlediğim maç hakkında fazlaca ahkam kesecek değilim ama gidişat üzerine, sezon ortasından bugün gelinen pozisyon ve aradaki pozitif değişimler üzerine notlar düşmek isterim.
Öncelikle görmeye gerek yok, takım fazlasıyla mücadele etmeye devam ediyor. Kayserispor maçı da bu mücadelenin son örneği ve kulaklıktan duyduğum ses bile bunu anlamaya yetecek seviyede. Kadıköy'de 2 hafta önce kazanılan Trabzonspor maçına benzer bir mücadele Kayserispor maçında da verildi ve bu öyle bir mücadele ki aslında ligde bugüne kadarki performansı ile olağan tehlikeli rakip konumunda olan Kayserispor da Trabzonspor gibi etkisiz hale geldi, oyunu veya skoru dengeleyebilmek için herhangi bir seçenek üretemediler.
Burada mücadele kadar Fenerbahçe'nin fazlasıyla dikkat çeken savunma performansı da önemli bir etken. Sezonun ilk yarısında fazla ve kolay gol yiyen Fenerbahçe'nin şu 5 maçlık serisinde yediği gol sayısı sadece 1. Verilen ekstra mücadele gibi savunmanın geliştirilmesi Fenerbahçe'nin yakaladığı bu önemli seride önde gelen etkenlerden. Hücumda sorun yaşamayan hatta lig ortalamasının üstünde gol atabilen Fenerbahçe'nin savunma performansını bu seviyelerde tutması şampiyonluk yarışında en büyük avantajı.
Diğer yandan takımın maçlar dışındaki bütünlüğü, yönetimin maçlar öncesi h.içi organize ettiği toplu yemekler, Fenerbahçeli eski sporcuların takıma ziyareti, taraftarın takıma sürekli ve yoğun desteği de sezonun 2. yarısında önemli bir ivme yakalayan Fenerbahçe'nin arka planda ama bu olumlu gidişata etki eden faktörleri.
Nereden nereye denilecek bir durum değişikliğ yaşanmakta. Sezon ortasına denk getirilen Türkiye Kupası maçlarında önce Kadıköy'de Buca ardından dibe vurulan Yeni Malatya yenilgileri sonrasındaki yorumlara ve tepkilere bakıp şu an gelinen noktaya bakınca atıp tutmanın ne kadar kolay olduğunu bir kez daha anlıyoruz. Yeni Malatya maçı sonrası maksimum keyif alanlar için şu sıralar işkence, web sitesine burası Fenerbahçe manşeti atıp terbiyesizlik yapanlar için de yutkunma zamanları.
Kötü günde ortalığı birbirine katma derdinde ve başarıya endeksli olmayan, kalbi sarı lacivert renkler ve sadece Fenerbahçe için atan bizler için de neşeli günler hakim.
spor klüpleri başarıya endekslidir , sen 2 tane maç kaybet gs ın bjk nin yenına git bakalım neşeli günler kalıyor mu ? buca ya yenilirsen eleştirilirsin çünkü yanlışların çok demektir ama 4 tane maç kazanıp şampiyonluğun en büyük adayı oluverirsen neşeli günler gelir çünkü herşey başarıya endeksilidir çünkü bu sportif bir faaliyettir , işletme değildir , sportif başarı , özellikle futbol da başarı en büyük ölçüdür , o yüzden Aziz Yıldırım devre arası ağırlığını koydu ve takımın toparlanmasını sağladı eğer takım 4 maçını kaybetseydi ve bjk gs ın yanında olsaydı neşeli günler çok uzak olurdu , eleştirmek fb ye ihanet değildir , o eleştiriler o baskılar sayesinde takım toparlanmıştır , fb liler fb yi sever hemde hepsi , sizin gibiler bizim gibiler gibi ayrımlar yanlıştır .
YanıtlaSilgörünen o ki olaylara oldukça farklı bakıyoruz veya yaklaşıyoruz.
YanıtlaSilbaşarıya endeksli taraftar dedim, kulüplerin esas hedefi tabii ki başarıya ulaşmaktır.
eleştirmek ise sahada teknik-taktik veya saha dışında başka herhangi bir yanlış için tabi ki olabilir. burada rahatsız olduğum nokta eleştiri değil, eleştiri kisvesi altında çığırtkanlıklar..
eleştiri Aykut Kocaman bu iş bilmiyor, burası Fenerbahçe ona göre davran değil. veya performansından memnun olmadığın futbolcunun ayağına top gelince yuhlamak değil eleştiri.
ve ayrım gibi bir niyetim yok sadece Fenerbahçe'ye yaklaşım biçimlerinden rahatsız olduğum, kötü gidiş zamanlarını kendilerinin özel davranışları ile değiştirebileceğini sanan kesimlere karşı bir tavrım var.
neyse herkesin aynı yaklaşımlara sahip olamayacağını bilerek,
Yaşa Fenerbahçe diye bitiriyorum.
tabiki eşetiri ,tenkit olacak önemli olan bunları yermeden yapmak ama şu cümle komik olmuş..aziz yıldırım ağırlığını koymuş takım toparlanmış..çok iyi ya..iyide dostum neşeli günler çok uzakken aziz yıldırım nerdeydi ? 13 yıldır oturduğu koltukta 4 şampiyonluk için mi koydu ağırlığını, diğer senelerde ağırlığımı yetmedi..
YanıtlaSil@kaya
YanıtlaSilsen beni anlamışın ama yalnış anlamışın ben tamda senin söylediğini söylüyorum işte, o laf bir eleştiridir aslında , aynı zamanda olan şeydir .